Rize'de, Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) şifreli haberleşme programı Eagle ve ByLock kullandıkları iddia edilen eski 10 polis hakkında açılan davanın ilk duruşması görüldü. Rize 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Abdurrahman Taşkın, Abdurrahim Türkmen, Ahmet Ali Şimşek, Emre Gökçen Ülger, Tolgay Karabulut, Uğur Varol, Emre Sarı ile tutuksuz yargılanan F.K ve E.İ. katıldı. Tutuklu yargılanan Harun Solmaz'ın ifadesi ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla alındı. Duruşmada, iddianame ve savcılık ifadeleri okundu. İddianamede, meslekten ihraç edilen polis memurlarının ByLock ya da Eagle kullandıkları, örgüte finansal destek sağladıkları yer aldı. Sanıklardan Abdurrahman Taşkın, terör örgütü suçlamalarını kabul etmediğini ve ByLock kullanmadığını söyledi. Türkmen ise örgütle ilişkisi bulunmadığını öne sürdü. Kocaeli'nin Karamürsel ilçesinde emniyet amirliği yaptığı dönemde siciline düşük not verdiği personelin, kendisine iftira attığını savunan Türkmen, bu kişiden şikayetçi olduğunu belirtti. Türkmen, aynı personelin 4 ay önce iftira nedeniyle ceza aldığını iddia etti. Sanıklardan Şimşek, ByLock programı bulunan telefon numarasının kendisine ait olmadığını, evinde çıkan örgüt elebaşı Fetullah Gülen'e ait CD'nin başkaları tarafından buraya konulduğunu öne sürdü. Sanık Sarı da darbe girişimi gecesiyle birlikte üç gün aralıksız çalıştığını söyledi. Açığa alınma evrakına neden belirtilmediği için "şerh" düşüldüğünü anlatan Sarı, ByLock kullanıcısı olmadığı savundu. Ülger ise darbe girişimi gecesi İkizdere İlçe Emniyet Amirliğinde vekaleten göreve gittiğini belirterek, şöyle konuştu: "Darbe gecesi İkizdere İlçe Emniyet Amirliğini arayarak, herkesin silahlarını alması ve kesinlikle teslim olmayacağımız talimatını verdim. Daha sonra ilçeye giderek hazır bulundum. Devletime bu zamana kadar hiçbir zararım olmadı. Hakkımda rapor hazırlayan polis, FETÖ'den tutuklandı. Rapor hazırlayan polis cezaevine düştükten sonra başkaları aracılığıyla benden helallik istedi. Darbe gecesi gelen olursa 'İçeri kimseyi sokmayacaksınız' talimatını verdim. 'Paranızı çekin', 'Gelen olursa kesinlikle direnmeyin', 'Milleti sokağa dökmeyin, galeyana getirmeyin' şeklinde verilen tanık beyanları kesinlikle doğru değildir. Sicil notunu düşük verdiğim, darbe gecesi sarhoş olarak karakola gelen üç tanığın ifadesiyle yargılanıyorum. Verdiğimiz mühimmatı darbe gecesi taşıyamayan personelle yüzleşmek istiyorum." Sanık Uğur Varol da 17-25 Aralık sonrasında her türlü güvenlik soruşturmasından geçmesinin ardından TEM Şubesinde çalışmaya başladığını, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, geçici görevle gittiği Diyarbakır'da teröre karşı mücadele ettiğini söyledi. 16 Temmuz'da 8. Hava Jet Üssünden uçakların kalkmaması için nöbet tuttuğunu, darbeye kalkışanları gözaltına aldıklarını anlatan Varol, kendisiyle ilgili ifade veren kişiyi tanımadığını öne sürdü. Mahkeme heyeti, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için erteledi.