<div>Kozoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, mart ayında fındıkta yaşanan donun, ürüne büyük zarar verdiğini belirterek, üretimin sürdürülebilirliği için 2014 yılı alan bazlı desteğin ödenmesi gerektiğini ifade etti.</div> <div>TZOB yönetim kurulu olarak Şemsi Bayraktar başkanlığında, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker’i ziyaret ettiklerini de anlatan Kozoğlu, Bakan Eker’in kendilerine lisanslı depoculuğun gelişmesi için yakın zamanda yeni bir uygulamayı hayata geçirdiklerini söylediğini de kaydetti.</div> <div>Kozoğlu, yaklaşık 85 bin dekar fındık alanının ruhsatlandırılması gerektiğine de dikkati çekerek, açıklamalarına şöyle devam etti:</div> <div><strong>“ÇAYKUR’UN ALIM KOTASI ARTIRILMALI”</strong><br /> “Bu alanlara ruhsat verilmeli. 18 ile19 Aralık 2013’te sektör paydaşlarıyla gerçekleştirilen Fındık Çalıştayı kararları gereği ekonomik ömrünü yitirmiş bahçeler yenilenmeli. Kivide soğuk hava depoları kurulmalı. Bu depolar olmadığı için üretici ürünü planlı bir şekilde pazara süremiyor. Kısa zamanda satmak zorunda kalıyor. Bu da zarar etmesine sebep oluyor. Çayda Çaykur’un alım kotası artırılmalı. Şu andaki kotalar yetersiz, üretici sıkıntı yaşıyor.”</div> <div>Çay Kanunu hazırlanırken sektördeki en büyük paydaş TZOB’un da görüşünün alınması gerektiğini işaret eden Kozoğlu, şunları kaydetti:</div> <div><strong>“RİZE BAŞTA OLMAK ÜZERE…”</strong></div> <div>“Rize başta olmak üzere bölgenin en önemli geçim kaynaklarından biri olan çayda, Çaykur’un tartışmasız bir önemi var. Kesinlikle özelleştirilmemelidir. Özelleştirilmesi büyük sorunlara yol açar. Fındıkta olduğu gibi çayda da ekonomik ömrünü yitirmiş bahçeler yenilenmelidir. Doğu Karadeniz Projesine (DOKAP) benzer bir projenin Sinop, Kastamonu, Bartın, Zonguldak illerini de kapsayacak şekilde ‘Batı Karadeniz Projesi’ şeklinde uygulanması bölgenin geleceği açısından yararlı olacaktır.”</div>