Emsey Hospital’den Dermatoloji Uzmanı Dr. Serpil Özyılmaz, havaların soğuyup kurumasıyla cildin daha kuru ve cansız göründüğünü söyleyerek, alınması gereken önlemleri sıraladı. Özellikle soğuk havayla direk temas eden el ve yüz bölgesinde kuruluğun daha fazla olduğunu belirten Dr. Özyılmaz, “Ellerde kuruluk, pullanma ile başlayıp daha sonra kızarıklık, kaşıntı, çatlama ve kanama gibi egzama bulgularıyla kendini gösteriyor” diye konuştu. Sık duş alan kişilerin cildinin daha kuru olduğunu dile getiren Dr. Özyılmaz, “Soğuk havalarda sık sık el yıkama ve sıvı sabun kullanımı kuruluğa neden olarak, çatlamayı artırıyor. Özellikle küçük çocukların soğuk havalarda dudaklarını sık sık yalaması ile tükürüğün hasarlandırıcı etkisi ağız çevresinde çatlama ve kızarıklık ile kendini gösterir. Ciltte ise sorunlar basit soyulmadan başlayıp kaşıntı, kızarıklık çatlamalara neden olur. Çatlamalar ilerlerse egzama bulguları ortaya çıkar” ifadelerini kullandı. “YAŞIN İLERLEMESİ KURULUĞU ARTIRIYOR” Cilt kuruluğunu tedavi etmekten ziyade oluşumunu engellemenin büyük önem taşıdığını aktaran Dr. Serpil Özyılmaz, “Cilt kuruluğu yaşın ilerlemesiyle birlikte daha fazla görülmeye başlar. Derinin üst tabakasının yaklaşık yüzde 10’luk kısmını oluşturan suyun miktarının azalması deride çatlamaya, kaşıntıya ve kuruluğa neden olur. Cilt kuruluğu olan kişilerin çoğunda atopik yapıları vardır. Kuru cilde sahip olan kişilerin büyük çoğunluğunu ise sık duş alan kişiler oluşturur. Tüm vücudumuzu özellikle duştan sonra, hazır dermokozmetik kremler veya hindistan cevizi, badem yağı gibi doğal yağlar ile nemlendirip çatlamayı ve kuruluğu engelleyebiliriz” dedi. ÇALIŞMAYAN TİROİD BEZLERİ CİLT KURULUĞU YAPAR Ciltte kuruluğa neden olan çevresel etkenleri açıklayan Dr. Özyılmaz, “Sıcak su, kimyasal maddeler içeren deterjanlar, giysilerin neden olduğu sürtünme, sık sık hava yolculuğu gerçekleştirme, rüzgara maruz kalma, hava kirliliği ve klima kullanımı gelmektedir. Bu faktörlerin dışında egzama ve sedef gibi cilt rahatsızlıkları, metabolik bazı faktörler ve tiroid bezinin yeterince çalışmıyor oluşu da cilt kuruluğuna neden olabilir” diye konuştu. CİLLETTEKİ KURUMAYI ÖNLEMENİN YOLLARI Bol su tüketilmesi gerektiğinin altın çizen Dr. Serpil Özyılmaz, cilt kuruluğunun vücuttaki nem miktarının azalmasıyla ortaya çıktığını belirterek duşta sıcak suyla banyo yapılmasının doğru olmadığını söyledi. Duşta sürekli keselenmek ve uzun zaman geçirmenin cilt kuruluğunu arttırdığını bu sebeple duş sonra nemlendirici krem kullanılmasını tavsiye eden Dr. Özyılmaz, “Kullanılan sabunların ciltte kuruluğa neden olduğunu, deterjan, asetan ve kimyasallar maddelerle temas etmekten kaçınmalı dedi. Vücutta kol ve bacaklar gövdeye göre daha kuru ve pulludur. Losyon formunda kullanılacak ürünler özelikle banyo sonrası ilk 3 dakika içinde kullanımı tercih edilmelidir. Cildine nemlendirici kullanamayan kişiler banyoda, banyo yağlarını hemen duş sonrası kurulanmadan sürebilirler. Kullanılan duş jelleri ve temizleyiciler duruma göre nemlendirici içerikli ya da syndet formunda yani sabun olmayan temizleyiciler olmalıdır. Sabun kullanımı cildi çok kurutacağı için banyoda tercih edilmemelidir. Ayrıca alerjik bünyeli kişiler için kokusuz ve renksiz ürünler daha az alerji riski olduğu için tercih edilmelidir” ifadelerini kullandı.