Fetullahçı Terör Örgütü'nün ( FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Genelkurmay Karargahı'nda yaşanan eylemlere ilişkin, aralarında sözde Yurtta Sulh Konseyi üyelerinin de yer aldığı 221 sanığın yargılandığı davanın ilk itirafçısı olan sanık eski Deniz Yüzbaşı Ali Emre Eral, 14 Temmuz'da kendisini çağıran örgüt "abi"sinin "Yarın, amirlerin ne derse onu yapacaksın" diyerek kendisini uyardığını, neden böyle söylediğini sorunca "kapalı emir" yanıtını aldığını bildirdi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler ve tarafların avukatları katıldı.

Duruşmada, eşi de KPSS soruşturmasında itirafçı olan, soruları aldığını ve FETÖ üyesi olduğunu itiraf eden, Genelkurmay Başkanlığı Harekat Dairesinde görevli eski Deniz Yüzbaşı Ali Emre Eral savunma yaptı.

Bildiklerini samimiyetle anlatacağını belirterek itirafçı olan Eral, o dönem cemaat olarak bildiği FETÖ ile 2001'de Harp Okulu birinci sınıfta tanıştığını, görev yaptığı her yerde bir "abi"nin kendisinden sorumlu olduğunu anlattı.

Ankara'ya geldiğinde de Keklikpınarı'nda bir cemaat evine gitmeye başladığını, burada FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in videolarını izlediklerini, namaz kılıp, Kuran okuduklarını belirten Eral, 15 Temmuz öncesinde Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında önceden görev yapan bir "abi"yle tanıştığını, bu "abi"nin kendisini bir başka "abi"nin yanına götürdüğünü aktardı.

"AMİRLERİN NE DERSE ONU YAPACAKSIN"

Eral, "O kişi bana 'Yarın, (15 Temmuz'da) işyerindeki amirlerin ne derse onu yapacaksın' dedi. Ben 'Anlamadım, amirlerin emrilerini yerine getirmek zaten görevim' dedim. Bunun üzerine o kişi de bana 'kapalı emir' dedi. Tuhaf bir şeyler oluyordu fakat darbeyi sezemedim. Muhtemelen bana güvenmiyorlardı. 2 ay önce Tarım Bakanlığı'ndaki abi gelmişti ve bir arkadaşının rüyasında ülkede darbe olduğunu gördüğünü söylemişti, peşinden 'acaba gerçek olabilir mi' demişti. Ben de 'kafayı peynir ekmekle yemek gerek, olabilir mi böyle bir şey' demiştim. Meğer ağzımı arıyorlarmış." ifadesini kullandı.

15 Temmuz günü mesaiye kaldığını ve anormal bir durum gözlemediğini savunan Eral, Şube Müdürü Albay Özay Yılmaz'ın Silahlı Kuvvetler Komuta Harekat Merkezinde (SKKHM) bir hareketlilik olduğunu belirterek, güvenlik sorunu olup olmadığını öğrenmelerini istediğini belirtti.

Eral, SKKHM'ye durumu sorduklarında, konunun anlaşılmaya çalışıldığı belirtildikten sonra Genelkurmay Başkanı'nın emri olduğu söylenerek, SKKHM'ye kimsenin girmeyeceğinin ifade edildiğini aktardı.

"ASIL NİYETİNİ HAİN DARBE GİRİŞİMİYLE ORTAYA KOYMUŞTUR"

Bulundukları yerin güvenli olması nedeniyle turnikeleri kapattırdıklarını buradan ayrılmadıklarını belirten Eral, "Odada beklerken ilerleyen saatlerde jet sesleri gelmeye başladı. Denizci olduğum için daha önce çatışma yaşamamıştım, şok içindeydim. Televizyonu açtım, darbe girişimi olduğunu gördüm.

Kim darbeci, kim karşı anlayacak durumda değildik. Çatışma sesleri çok şiddetli olduğundan oradan ayrılamadım." dedi.

Patlama seslerinin azalmasıyla odasına geçtiğini, burada beklediğini savunan Eral, sabah 10.23'te sivil kıyafetlerini giyerek, güney nizamiyeden çıktığını ve evine gittiğini bildirdi.

Sanık Eral, şöyle devam etti:

"FETÖ, kuruluşundan bu yana görev alan bütün hükümetlerin, bazı sivil toplum örgütlerinin ve çoğunluğunu muhafazakar kesimin oluşturduğu kamuoyunun da hoşgörü ve desteğiyle cemaat, hizmet hareketi isimleri ile anılmış, hoşgörüyle ülkeye ve millete hizmet etmekten başka gayesi yokmuş gibi kendisini göstererek benim gibi nice iyi niyetli ve saf insanları suistimal etmiş, kandırmış, asıl niyetini hain darbe girişimi ile ortaya koymuştur."

Örgütün tabanının ibadet, ortasının menfaat, tepesinin ihanet olduğunu belirten Eral, "Ben ve benim gibi ülkesi ve milletine hizmet etmekten başka gayesi olmayan taban kesimi bu örgütün mağdur ettiği toplumu oluşturmaktadır. Asıl niyetlerini darbeye kadar sakladıklarından nasıl toplumun pek çok kesimini kandırdılarsa benden de hiçbir illegal istekte bulunmadıklarından ve ülkeye ve millete hizmet ettikleri iddiasıyla beni de kandırdılar. Bu örgütün asıl niyetini darbe girişimine kadar anlayamamış olmaktan dolayı çok üzülüyorum. Toplumumuzda bu örgütün iç yüzünü daha önce anlayanlar bu örgüte karşı milat ilan ettiler. Benim miladım da hain darbe girişimidir. Bu ülkenin gencecik insanlarına, 'Allah'ın rızasını kazanacaksın' diye mankurta dönüştüren bu örgütün ülkemizden tamamen temizlenmesi tek temeimdir." savunmasını yaptı.

Kendisine sözde "hizmet hareketi" diyen bu örgütle sırf Allah rızası için geçmişte bir bağ kurmaktan çok pişman olduğunu savunan Eral, "Bunu tüm inancımla söylüyorum. Artık ortada Fetullahçı Terör Örgütü olduğu gerçeğini anladım. Bir daha asla ama asla FETÖ ile irtibat kurmayacağım. Bu yeminime Allah şahittir." ifadesini kullandı.

Kaynak: HABER7.COM

Editör: TE Bilisim