AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, darbe girişiminin ardından güvenlik güçlerinin kararlı operasyonları sonrasında çökme aşamasına gelen FETÖ'nün yeniden yapılanmasına ilişkin İzmir merkezli 4 ilde gerçekleştirilen operasyonda örgütün sözde "Altınşehir" eyaletine yönelik detaylara ulaşıldı. İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato'nun koordinasyonunda, FETÖ/PDY'nin eylem ve faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik soruşturma kapsamında, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Bölge Başkanlığı, İl Emniyet Müdürlüğü Terör ile İstihbarat Şubesi ekiplerinin büyük bir titizlik ve gizlilik içinde yürüttüğü çalışmalar sonucu kentte 15 Temmuz darbe girişimi sonrasındaki en büyük terör operasyonu düzenlendi. FETÖ'nün bölgede yeniden yapılanmaya çalıştığını tespit eden güvenlik güçleri, örgütü ayağa kaldırmaya çalışan şüphelileri adım adım izledi. Yaklaşık 6 ay yapılan takip sonrasında İzmir, İstanbul, Muğla ve Aydın'da 117 şüphelinin gözaltına alındığı operasyon, darbe girişiminin ardından FETÖ'ye yönelik en büyük darbelerden biri olarak nitelendirildi. 6 ayda 2 kez telefonla konuştu Operasyonda gözaltına alınan ve darbe girişimi sonrasında hakkında yakalama kararı çıkarılan örgütün sözde "Ege Bölge İmamı" olduğu iddia edilen N.K'nin (36) takip edildiği 6 ay içinde 2 kez eşinin telefonundan görüşme yaptığı ve bunlarda da sesini değiştirdiği öğrenildi. Evinden çok nadir çıkan ve tüm odalardaki perdeleri kapalı tutan N.K, kapıda güvenlik güçlerini görünce kaçmaya çalıştı ancak kovalamaca sonucu yakalandı. Ticaretle uğraşan N.K'nin FETÖ'nün kapatılan bir derneğine üye olduğu belirlendi. Toplantıları araçlarda yapmışlar Yapılan çalışmada, FETÖ/PDY mensuplarının faaliyetleri de deşifre edildi. Büyük gizlilik içinde yeni bir hücre sistemi kuran örgüt üyeleri, "Altınşehir eyalet yapılanması" olarak adlandırdıkları İzmir'i 14 büyük bölgeye ayırdı. Bunların altında küçük bölgelerin olduğu, sohbet ağabeyi, muhasebe sorumlusu, kasa sorumlusu gibi örgüt yöneticilerinden oluşan yeni kadrolar oluşturan örgüt üyeleri, silahlı terör örgütüne yeni elemanlar kazandırmaya yönelik de faaliyetlerini sürdürdü. "Sohbet imamı" olarak adlandırılan kişinin öncülüğünde önceleri on beşer kişilik gruplar halinde bir araya gelen örgüt üyeleri, daha sonra gelen talimatla üçer kişilik küçük gruplara bölündü. Kendilerine sıklıkla değiştirdikleri kod isimler veren örgüt üyeleri, telefonlarını da toplantılarda kapatarak veya yanlarına almayarak kendilerini gizlemeye çalıştı. Şüphelilerin örgütsel toplantıları araçlarda, umuma açık kafe veya parklarda ve daha önceden kiralanmış ancak boş tutulan evlerde yaptıkları tespit edildi. Bu toplantılardan belirli bir süre önce ve sonra telefonlarını kapattıkları belirlenen zanlıların, faaliyetleri için hiyerarşi içerisinde silsileyi takip edip üstlerine bilgi vererek izin aldıkları anlaşıldı. Örgütsel yapı içerisinde sorumlularını atama yöntemi ile belirleyen örgüt üst yönetiminin, deşifre olan veya yakalanan örgüt yöneticisi yerine hemen yeni atama yaptığı da belirlendi. "Mağdur zarfı" diye para toplamışlar Belirli bir hiyerarşi içinde emir komuta zinciri ile hareket eden zanlılar, himmet, burs, kurban ve "mağdur zarfı" adı altında fon oluşturarak örgüte para topladı. Örgütteki panik havasını dağıtmak ve çözülmenin önüne geçmeyi amaçlayan şüphelilerin, toplanan paraların bir kısmını tutuklu terör örgütü mensupları ile darbe girişimine katılan tutuklu askerlere ulaştırdıkları belirlendi. Yapılan çalışmada, FETÖ/PDY firarisi bazı zanlıların İzmir'de bir evde saklandıkları da belirlendi Yakalanan şüpheliler arasında halen görevde olan bir askeri personelin de bulunması dikkati çekti. Sosyal medya görünümlü haberleşme programı Operasyonla, FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'in yurtdışından vermiş olduğu talimatları şifreli ve kriptolu bir haberleşme sistemi ile örgüt üyelerine ulaştırdığı ortaya çıkarıldı. Örgüt tabanını diri tutmak için mesajların yayınlandığı "COCO" isimli şifreli programının bir sosyal medya mecrasının arayüzüne benzetildiği tespit edildi. Deşifre edilen gizli haberleşme sistemine örgüt üyelerinin ancak örgüt elebaşının onayı ile dahil olabildiği kaydedildi. "COCO" isimli şifreli programda yapılan konuşmalarda örgüt üyelerinin 2016'da "himmet" adı altında toplanan miktarı belirtilerek 2017 yılında da bir önceki yıl toplanan himmet miktarına yakın para toplanması vaadinde bulundukları görüldü. Çok sayıda örgütsel doküman ve belgenin ele geçirildiği operasyonla FETÖ'nün mali kaynaklarına da önemli bir darbe indirildiği belirtildi. Yakalanan zanlılardan 45'inin daha önceden FETÖ/PDY'nin şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandıkları da anlaşıldı. Zanlıların İzmir Emniyet Müdürlüğündeki işlemleri sürüyor. Kaynak: HABER7.COM