Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Rize, Aksaray, Eskişehir ve Konya 7. İl Kongrelerinde konuştu. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları... Mübarek Receb-i Şerif'inizi tebrik ediyorum. Tüm insanlık ve İslam alemi için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Pençe- Kartal-2 Harekatı'nda şehit olan 3 askerimiz ile, teröristler tarafından alçakça katledilen, şehit edilen 13 kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum. Mecliste gündeme getireceğiz" Teröristler alçakça katliam yaptı. Kardeşlerimizi kurtaralım istedik. Bu operasyonların yapıldığı gece bu kardeşlerimizi kurtaralım istedik. İlk etapta bütün inlerine gireceğiz demiştik ya, 42 tane terörist bu esnada gebertildi. Bu süre esnasında esirleri bunlar mağarada köşe noktaya sıkıştırarak en son bunlardan biri, biz Meclis'te bununla ilgili soruşturma önergesi vererek, bunun detaylarını Meclis'te gündeme getirecekler. Bu sabah Naci beyle konuştuk, bunun adımını atacağız. "Bal gibi PKK/YPG yanındasınız" Bunların parlamentodaki temsilcilerinde yalan bol. İşte ABD'nin yaptığı bir açıklama var, evlere şenlik. Hani siz PKK'nın, YPG'nin yanında değildiniz. Bal gibi de yanındasınız ve arkasındasınız. Maalesef bunu başından itibaren hep gördük. Kuzey Irak'a binlerce TIR bunlar tank getirdiler, mühimmat getirdiler ve bunları teröristlere teslim ettiler. Bu teröristler de bizim güvenlik güçlerimizle orada savaştılar. Eğer biz sizinle NATO'da berabersek bize samimi davranacaksınız, teröristlerin yanında yer almayacaksınız, eğer yer alacaksanız bizim yanımızda yer alacaksınız. Bu sözlerim terör örgütüne destek veren herkesin eline bulaşmıştır. Kendi ülkelerinde ellerinde çakı olan birini potansiyel terör örgütü üyesi olarak görenleredir. Bu sözüm demokrasi, hak, özgürlük kılıfı altında ülkemizdeki terör örgütleri uzantılarına sınırsız destek verenleredir. Hepsi bu 13 masum insanın alçakça infazından sorumlusunuz. Üstelik bu terör örgütünün ilk katliamı da değildir. 1984'ten bugüne 30 bin sivil insanımızı aynı şekilde katletmiştir. Bunların içinde anne karnındaki çocuktan kundaktaki bebeğe, kadından yaşlıya her kesimden insanımız vardır. Bunları tanırken FETÖ'yü unutma, onu da iyi diye tanı. 1987'de Mardin Pınarcık'ta 16'sı çocuk, parlamentodaki uzantıları var ya orada değişik açıklamalar yapıyorlar, Eruh'ta 25 sivili gözlerini kırpmadan katledenlerdir. Bunlar Trabzon'da Eren Bülbül'ün, Diyarbakır'da Yasin Börü'nün katilleridir. Diyarbakır Yenişehir'de dershaneye giden 6 evladımızın, birinin annesi de milletvekilimiz Oya Hanımdır. Batman'da otomobille gezen 4 kız evladımızın hayallerini çalanlardır. Bunlar şantiye basıp işçi öldüren alçaklardır. Sivil katliamlarını kitaplaştıracak olsak Batılıların anlı şanlı ansiklopedilerini geride bırakır. Her fırsatta terör gerçeğini anlatmayı ve herkese izana davet etmeyi sürdüreceğiz. "Bunlar alçak değil çukur" Son harekatımızda bu gerçeği bir kez daha gördük. Askerimzin karşısında duramayan terör örgütü alçaklıkta sınır tanımıyor. Üstadımızın tabiriyle bunlar alçak değil çukur. En sonunda alçaklar bu kardeşlerimizi buradan kaçış olmadığını anlayınca sözde lider durumda olanı... Şu anda Malatya'ad bütün tetkikler yapılıyor. Aileleri gelip görsün istedik. Bu masumların kanı Irak ve Suriye'de sempati destekleyen herkesin eline bulaşmıştır. Parlamentodaki uzantıları ellerinde çakı bile yoktu diyor. Bomba var silah var ama çakı yok. "Hepiniz 13 silahsız masum insanın alçakça infazından sorumlusunuz" Bu Ankara'dan İstanbul'a yürümeye benzemez bu gerçekleri iyi öğreneceksin. Bunun bedelini bu millet size ödetecek. Bu sözüm demokrasi, hak, özgürlük kılıfı altında ülkemizdeki terör örgütleri ve uzantıları ile bağlantılı olanlaradır. Terör örgütlerinin propaganda aygıtlarına dönüşen sosyal medya mecraları, hepiniz 13 silahsız masum insanın alçakça infazından sorumlusunuz. Hepiniz bu 13 masum insanın katledilmesinden sorumlusunuz. Bölücü terör örgütü 1984'ten bu yana 30 bin sivil insanımızı katletti. Bunlar içinde anne karnındaki çocuktan kadından yaşlıya işçiden öğretmene çobandan imama her kesimden insanımız vardır. Bu sözlerim terör örgütüne destek veren herkesin eline bulaşmıştır. Kendi ülkelerinde ellerinde çakı olan birini potansiyel terör örgütü üyesi olarak görenleredir. Bu sözüm demokrasi, hak, özgürlük kılıfı altında ülkemizdeki terör örgütleri uzantılarına sınırsız destek verenleredir. Hepsi bu 13 masum insanın alçakça infazından sorumlusunuz. Üstelik bu terör örgütünün ilk katliamı da değildir. 1984'ten bugüne 30 bin sivil insanımızı aynı şekilde katletmiştir. Bunların içinde anne karnındaki çocuktan kundaktaki bebeğe, kadından yaşlıya her kesimden insanımız vardır. 1987'de Mardin Pınarcık'ta 16'sı çocuk, parlamentodaki uzantıları var ya orada değişik açıklamalar yapıyorlar, Eruh'ta 25 sivili gözlerini kırpmadan katledenlerdir. Bunlar Trabzon'da Eren Bülbül'ün, Diyarbakır'da Yasin Börü'nün katilleridir. Diyarbakır Yenişehir'de dershaneye giden 6 evladımızın, birinin annesi de milletvekilimiz Oya Hanımdır. Batman'da otomobille gezen 4 kız evladımızın hayallerini çalanlardır. Bunlar şantiye basıp işçi öldüren alçaklardır. Sivil katliamlarını kitaplaştıracak olsak Batılıların anlı şanlı ansiklopedilerini geride bırakır. Her fırsatta terör gerçeğini anlatmayı ve herkese izana davet etmeyi sürdüreceğiz. Dünyaya diyoruz ki gelin bu alçakların gerçek yüzünü iyi tanıyın. Sayın Biden sen de bunları iyi tanı. Ama bunları tanırken FETÖ'yü de unutma." Rize için müjdeyi verdi Geçtiğimiz 18 yılda yaptığımız yatırımlar sayesinde en batıda hangi imkanlar varsa en doğuda da o imkanlar vardır. İstanbul'da ne varsa Van'da da onu görürsünüz. Vatan topraklarında ayrım yok. 18 yıl önce nasıl bir Rize vardı, bugün nasıl bir Rize var soruyorum size. 2023'te inşallah Rize'nin yerel mimarisiyle şöyle tüm konutlarımızı yenilesek ne güzel olur dimi? Buradan bir müjde daha verelim. Rize - Artvin Havalimanı Aralık 2021'de Ulaştırma Bakanım diyor ki bitiriyoruz. Havalimanı bitince buradan havalimanı 15-20 dakika... Artvin'de gözetleme kulesi çay bardağı şeklinde olacak. Terminal binası da gerçekten muhteşem.. Terör örgütünün başını ezmek boynumuzun borcu Darbelerin, vesayetin Türkiye'sinden yeni sivil anayasasını konuşup tartışabilen bir Türkiye'ye geldik. Bir tarafta SİHA, öbür tarafta İHA, öbür tarafta Ayasofya... Gençliğimizin rüyasıydı bunlar. Şimdi gerçekleşti. Denenmesi gereken bir yol olarak gördüğümüz için terör meselesini suhuletle sona erdirecek adımları atık. Samimiyetle uzattığımız el terör örgütleri tarafından hunharca ısırıldı. Milletimiz bu süreçte hep yanımızda oldu. Ne bölge insanıyla ne Türkiye ile uzaktan yakından ilgisi kalmadığı kesinleşen terör örgütünün başını tamamen ezmek boynumuzun borcu haline gelmiştir. Bu terör örgütünün son mensubunu da etkisiz hale getirene kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. İnşallah o günler yakındır. Irak sınırı boyunca teröristleri kıskaca alıyoruz. "Teröristler için hiçbir yer artık güvenli değildir" Suriye sınırı boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorunu paramparça ettik. Sincar, Suriye ve Kandil'de bulundukları hiçbir yer artık güvenli değildir. O dağlara kar yağdı kar. Mehmetimiz elbisesi, silahıyla ve kadınıyla erkeğiyle tamamen o kar kıyafetiyle o dağlarda, hesap soruyor. Bir gece ansızın her yerde teröristlerin tepesine binecek güce, imkana ve kararlılığa sahibiz. Teröristler güvendikleri dağlara kar yağdığını bilmelidir. Yakında terör örgütünün tutunacak dalı kalmayacak. Suriye'deki Arap, Kürt, Türkmen kardeşlerimizi terör örgütünün boyunduruğundan kurtaracak yeni stratejiler geliştiriyoruz. "Önünüzde iki yol var!" Gelin bu kiralık katiller ordusundan bir önce kurtulun. Annelerimiz, babalarınız, kardeşlerimiz sizleri Diyarbakır'daki o çadırda bekliyor. Vakit daralıyor, geç kalmadan kendinizi bu kirli yapıdan kurtarın. Gara'da yaşanan bu katliamdan sonra hiçbir ülke, kuruluş, yapı ve kişi Türkiye'nin Irak ve Suriye harekatlarını sorgulayamaz, eleştiremez, karşı duruş sergileyemez. Bundan sonra herkesin önünde iki yol var. Ya Türkiye ile hareket edip teröre karşı 'ama'sız, 'lakin'siz tavır alacaklar ya da eli kanlı örgütün her cinayetinin ortağı olarak önce vicdanlarda, sonra da uluslararası platformlarda hesap verecekler. "2023 seçimleri tarihi öneme sahip" Pek çok kritik hususta 2023'ü bir milat haline getirmiş durumdayız. Amacımız ülkemizi yeni ve sivil bir anayasaya kavuşturmaktır. 2023 seçimleri tarihi bir öneme sahip.