Şaman ayinlerinin ritüellerinin bir figürü olan Ayahuasca çayı Güney Amerika’nın Amazon bölgesinde yetişen Ayahuasca (Banisteriopsis caapi) sarmaşığından yapılıyor. Bu bitki yerli topluluklar tarafından yüzyıllardır şifa amaçlı kullanılıyor. Çayın tüketeler üzerinde çok ilginç bir etkisi var. Halüsinasyonlara ve bilinç kaybına neden olan çayı deneyenler yeniden doğdukları, ölüp tekrar dirildikleri şeklinde tepkiler veriyorlar. Bunu çayın içinde bulunan DMT molekülü yapıyor. DMT molekülü ise doğum ve ölüm anında salgılanan bir sıvıdır. Bunun neticesinde çayı içenlerin beyninde bir kimya değişimi oluyor ve aydınlanma yaşıyorlar. Doğum anı gibi ölüm anında da salgılandığı söylenen DMT (Hayatın film şeridi gibi gözlerin önünden geçmesi meselesi akla geliyor.)nedeniyle çoğu ülkede tıbbî zorunluluklar dışında kullanımı yasaklanan bitki bir nevi uyuşturucudur. İçlerinden gelen seslere ve gerçeklerle yüzleşme deneyimi yaşadıklarını söyleyenlere bakılırsa tüketenlerde gerçeklik algısı büyük ölçüde değişiyor. Peru ve Brezilya’da açılan Ayahuasca merkezlerinde düzenlenen çay seremonileri, senelerdir binlerce insanı ağırlıyor. Ayahuasca aslında bir zehir ve bunu kontrollü şekilde tüketenlerde içsel bir yolculuk başlıyor. Geçtiğimiz sene oldukça popüler olan bu korkutucu bitkiyi tüketen ünlüler çayı içtikten sonraki deneyimlerini paylaştılar. Kimi çok iyi bir hesaplaşma yaşadığını kimiyse yüzleşmenin ağır geldiğini ifade etti. ABD’li oyuncu Lindsay Lohan Ayahuasca çayı deneyimini, "Sanki ölüp, tekrar dirildim. Yaşamımdaki hataları gördüm ve artık hepsini geride bıraktım." sözleriyle anlatmıştı. Kaynak: HABER7.COM