Baş dönmelerinin büyük bölümü kulakla ilgili hastalıklardan kaynaklanıyor. Orta ve ileri yaşlarda daha sık görülen baş dönmesinin büyük bölümünün kulakla ilgili hastalıklardan kaynaklandığını belirten uzmanlar, mutlaka bir hekime danışılmasını öneriyor.

 KBB Uzmanı Doç. Dr. Murat Topak, dengenin gözlerden, iç kulaktaki denge organlarından, kas ve iskelet sisteminden gelen bilgilerin beyin tarafından değerlendirilmesi sonucu sağlandığını söyledi.

Canan Karatay yemekten sonra çay içmeyi sevenleri uyardı Canan Karatay yemekten sonra çay içmeyi sevenleri uyardı

Bu sistemlerden birinde ortaya çıkacak bir bozukluğun sistemler arasındaki uyumu bozduğunu ifade eden Doç. Dr. Topak, bunun sonucunda da dengesizlik veya baş dönmesi şikayetlerinin ortaya çıktığını ifade etti.

35 yaş sonrasında daha sık görülüyor
Baş dönmesinin bir hareket yanılsaması olduğunu ifade eden Doç. Dr. Topak, "Hasta, olmayan bir hareketi varmış gibi hissetmekte, kendisinin ya da çevresinin hareket ettiğini zaetmektedir. Dengesizlik hissi, kişinin çevresine göre dengesini sağlayamama durumudur. Baş dönmesi ve denge bozukluğu, oldukça sık rastlanan yakınmalardandır. Orta ve ileri yaş grubunda daha sıktır. Çocukluk çağında oldukça seyrek görülmektedir” şeklinde konuştu.

Baş dönmesi ve dengesizlik yakınması olan hastanın değerlendirmesinde ayrıntılı bir şekilde şikayetlerin not edilmesi ve sistemik muayeneye tabi tutulmasının en önemli adım olduğunu belirten Doç. Dr. Topak, şunları söyledi:

"Bu bazen Kulak Burun Boğaz (KBB), Nöroloji ve Kardiyoloji'den oluşacak bir ekip çalışmasını gerektirebilir. Çoğu zaman ayırıcı tanıda odyometrik testler, videonistagmografi, kalorik testler, rutin biyokimya, elektrokardiyografi, MRI, boyun doppler, ultrasonografi gibi birçok teknolojik aletten yararlanılabilir.

Muayene ve hastanın hikayesi kulak ile ilgili bir hastalığı düşündürüyorsa odiometrik tetkik ile hastanın işitmesi kontrol edilmelidir. VNG (videonistagmografi) iç kulak fonksiyonlarını gösteren bir diğer testtir, görsel veya kalorik uyaranla oluşturulan göz hareketlerinin kaydedilmesi esasına dayanır. Baş dönmesine neden olan lezyon yerinin ve tarafının saptanmasına dair bilgi verebilmesi ve özellikle bilgisayarlı sistemde dökümantasyon sağlaması önemli bir özelliğidir”

Sorun kulağınızda olabilir
Baş dönmelerinin çeşitli sebepleri olduğunu belirten Doç. Dr. Topak, bunları şöyle sıraladı:

Kulakla ilgili nedenler
Gerçek baş dönmelerinin büyük bir kısmından kulak ile ilgili hastalıklar sorumludur. Pozisyona bağlı baş dönmesi, baş dönmesi ile ilgilenen kliniklerde en sık rastlanan nedendir. İleri yaş gruplarındaki vertigo olgularının %50'sinden sorumludur. Tipik yakınmalar baş hareketleriyle ortaya çıkan, saniyeler süren, çevrenin dönmesi tarzında olan vertigo ile birlikte dengesizlik hissi ve bulantıdır. Çoğu hastada bu şikayetler periyodik olarak düzelir ve sonra tekrarlar. Tanısı, iç kulaktaki yarım daire kanallarının, yapılan testler sırasında bazı manevralara verdiği yanıtlara bakılarak konulur. Tedavisi, yarım daire kanallarının içerisinde yer değiştirmiş olan kristallerin tekrar yerine oturtulmasına dayalı özel manevralardır.

Meniere hastalığı
İşitme kaybı, kulakta çınlama, dolgunluk hissi ve baş dönmesi atakları ile karakterizedir. Hastalık iç kulaktaki sıvıların dengesizliğinden kaynaklanır. Viral bir enfeksiyon sonrası denge sinirinin etkilenmesine bağlı kulak hastalıkları, akut ve kronik orta kulak iltihapları, işitme kaybı ile giden kulak hastalıkları, bazen hiç bir nedene bağlı olmaksızın iç kulakta bulunan zarların yırtılmasına bağlı baş dönmeleri olabilir.

Stres ve sigara atakları tetikleyebilir
Meniere hastalığında stres, yorgunluk, sigara, alkol ve kafein gibi etkenlerin atakları tetikleyebildiğini kaydeden Doç. Dr. Topak, şu tavsiyelerde bulundu:

"Tuzlu gıdalardan kaçınma, yemeklere piştikten sonra tuz konulmaması önerilir. Hastalığın doğal seyrinde kişiye özgü farklılıkların bulunması tedavi seçimini ve yöntemini güçleştirmektedir. Ancak genel olarak hastaların %85'i medikal tedaviden yarar görür, geri kalan %15 kadarında ise girişimsel tedavilere ihtiyaç ortaya çıkar, bunlar arasında intratimpanik tedaviler, lokal yüksek basınç uygulaması, ventilasyon tüpü uygulaması, endolenfatik kese cerrahisi, vestibüler nörektomi sayılabilir. Baş dönmesinin akut veya kronik orta kulak iltihabına bağlı olması durumunda bu hastalıkların uygun şekilde tedavi edilmesi gerekir. Diğer baş dönmesi nedenleri, ilgili branş hekimlerince doğru tanı konulduktan sonra çeşitli yöntemlerle tedavi edilir”

Travmalar
Sıklıkla başa alınan sert darbelerle, kafatasında oluşan, iç kulakta da hasara yol açan bir kırık sonrasında işitme kaybı ile birlikte baş dönmesi oluşabilir. Bazen herhangi bir kafatası kırığı olmadan da iç kulak yapılarında sarsıntıya bağlı olarak baş dönmesi oluşabilir.

Nörolojik hastalıklar
Migren, beyin, beyincik gibi organlardan oluşan merkezi sinir sistemindeki kanama veya kan damarlarındaki tıkanıklıklara bağlı beslenme bozuklukları, multipl skleroz, çeşitli beyin tümörleri, parkinson hastalığı gibi hastalıklar dengenin bozulmasına neden olabilirler.

Dahili hastalıklar
Kalp yetmezliği, kalp kapakçığı hastalığı, diabet, tiroid bezi hastalıkları, kansızlık, kontrol edilemeyen yüksek tansiyon, pozisyona bağlı düşük tansiyon, kalp ritm bozuklukları, ani ve şiddetli su kaybı (ishal, kusma) baş dönmesine neden olabilir.

Kaynak: HABER7.COM

Editör: TE Bilisim