Mahkeme tutanağı köylülerin adreslerine gönderildi. Tutanaklarda 13 ay 10 gün süresince kahvehaneye gitmeme gibi cezalar verildiği görüldü.
Tapusu Var
Yılın 5 ayını yaylada, 7 ayını da şehirde geçiren yayla sakinleri haksızlığa uğradıklarını belirtti. Yıllardır söz konusu bölgede yaylacılık yaptıklarını belirten köylüler mahkemeye karşı dava açacaklarını belirtti. Osmanlı döneminden kalan tapularını da delil olarak gösteren köylüler, kamu malını işgal etmediklerini, yaylacılık yaptıkları arazinin nesilden nesile kullanıldığına dikkat çekti.
Kahvehane yasağı dışında para cezası da alan köylülerin bir kısmının cezayı ödeyemediği için denetimli serbestlik yasası kapsamında kamu işlerinde görevlendirildiği öğrenildi. Muhtar gözetiminde kamu hizmetinde çalışan köylüler cami, mezarlık temizleme, duvar örme ve kazık çakma gibi faaliyetlerde çalışıyor.
En Büyük Ceza
Ceza alan yaylacılardan B.Ş. ‘kahvehane yasağı’nın çok ağır geldiğini belirterek, “Bize verebilecekleri en ağır cezayı verdiler. Ben akşama kadar evde mi oturayım? Gündüz bağa bahçeye çalışmaya gidiyoruz, akşam da köy kahvehaneye gidip arkadaşlarla, dostlarla muhabbet edip yorgunluk atıyoruz. Bu cezaya itiraz edeceğiz” diye konuştu.
Kaynak: Bilal Şahin / Bugün Gazetesi