Son zamanlar da çayda yaşanan sorunların ayyuka çıktığı için bir açıklama yapan Ardeşen Ziraat Odası Başkanı Turan Kabaoğlu, Çay üreticilerinin Gürcü İşçilere gösterdiği müsamahadan, devletin çay politikasına kadar bir çok konuda eleştirilerde bulundu.

Kabaoğlu, "Ben Çay Müstahsiliyim. Çiftçi bir ailenin çocuğuyum. Çay sektöründen emekli oldum. Şimdide Ardeşen Ziraat Odası Başkanlığı görevini yürütmekteyim. Buna rağmen yapacak olduğum açıklamaların acı bir reçete olacağını zannediyorum. Böyle giderse önümüzdeki birkaç yıl sonra Rize'de çay üretimi, Gürcistan da ki çay üretimi durumuna düşeceğiz." dedi.

Her geçen yıl çay arazilerinin hızlı bir şekilde bölündüğünü anımsatan Kabaoğlu, "Araziler bölündü, Küçüldü. Resmiyette çay arazilerinin 5 dönümün altına bölünmemesi gerekiyorken bölmeye devam ediyoruz. Yani işletmelerimizi parçalıyoruz. Çayı biz toplamıyoruz, gürcü işçilere toplatıyoruz. Eskiden çay ruhsatı alırken bir sözleşme imzalatmışlardı. Artık ona da uymuyoruz. Yani kısacası çiftçiliği biz bıraktık, gürcüye devrettik. Başka söze gerek var mı? Üretici ortalama işletme büyüklüğü 3 dönüme düştü. 5 bin üyem var. 1 dönüm arazi işletiyor, onu da kendisi toplamıyor. Arabanın anahtarını Gürcüye veriyor, git topla sat diyor. Fabrikalar dahi dalı budağı almaya başladı artık. Tarım Bakanlığı bakmıyor. Acaba çay üretimini Orman Bakanlığına mı bıraktı? Korkarım ki; Orman Bakanlığı nakliye izni vermez ise çayı fabrikalara götüremeyeceğiz. Biz bir dönümlük çiftçiyiz, hepimiz bir bileniz, her şeyi devlet babadan isteriz, birileri bize dur demeli." dedi.

Bu konuda devletin desteğinin şart olduğunu söyleyen Kabaoğlu, "Bizi büyütün, eğitin ve bize destek verin. Ülkemizin ihtiyacı olan 300 bin ton kuru çayı üretelim ki Euro ve Dolar'a muhtaç kalmayalım. Şimdi soruyorum 2017 yılında özel sektör iyi fiyata çay aldı da, 2018 de ne oldu? Korkuyorum 3. ve 4. sürgünde özel sektör çay almayabilir." dedi.

Eksilmez: Eğitim kurumlarına her daim desteğimiz sürecek Eksilmez: Eğitim kurumlarına her daim desteğimiz sürecek

Açıklamasının devamında çeşitli önerilerde bulunan Kabaoğlu, Rize'de çay terörü olduğunu, hem yaş çay da, hem de kuru çay da 'Olağan Üstü Hal' ilen edilmesi gerektiğini ifade ederek "Bence; Çiftçi büyütülmeli, Acilen kuru çay fiyatları yükseltilmeli zira bir paket sigara ile bir paket çay aynı fiyata olmaz. Çay işletmeleri kaliteli çay üretmeli, randımanlarını gözden geçirmelidir. Ülkemizde ithal çay tüketimi artıyor gibime geliyor, bu yıl 20 bin ton ithal çay geldiği kulağıma geldi, çay tiryakiliği damak tadına bağlıdır, halkımız ithal çaya alışırsa bir daha yerli çay içmez diye korkuyorum. Rize'de terör var, hem yaş çayda hem kuru çayda olağan üstü hal ilan edilmelidir. Sektörle tarım bakanlığı ve de çiftçi örgütleri bir araya gelmeli, çiviyi yeniden çakmalı. Yine de söylüyorum böyle giderse iflasa gidiyoruz. Namussuzların yolu açılıyor. birileri dur demeli." dedi.

Editör: TE Bilisim